Riskli gebelikler anne ve bebek hayatını tehdit eden önemli bir problemdir.Bazı gebelikler, takibi sırasında riskli hale gelirken, bazıları da annenin gebelik öncesindeki sağlık problemleri dolayısıyla en başında riskli başlar. Riskli gebeliklerin bu alanda deneyimli kişilerce takip edilmesi hayati önem taşır. Gebelik öncesinde ve gebelik sırasında yapılacak olan dikkatli takip doğum komplikasyonlarını azaltırken, anne ve bebeğine de yeni bir başlangıç yapma fırsatı verir.
Hamilelik, kadınların hayatlarının en önemli dönemlerinden biridir. Normal ve doğal bir süreç olarak sayılan bu dönemde, hafif belirtilerle ortaya çıkan hastalıklar olabileceği gibi, hiç belirti vermeden gelişen ve sonunda anne ile bebeğin hayatını tehdit eden hastalıklar da gelişebilmektedir. Anne ve bebeğin gebelik süresince herhangi bir sağlık sorunu yaşama olasılığının yüksek olduğu bu gibi durumlar riskli gebelik olarak tanımlanır.
Riskli gebeliklerin altında yatan nedenler, gebeliğe özgü bir durum olabileceği gibi, anne adayında öncesinde var olan bir hastalığın gebelik sırasında seyir değiştirmesinden de kaynaklanabilmektedir. hamilelikte risk yaratabilecek sorunlar tüm gebeliklerin yaklaşık yüzde 6-8’inde görülmektedir. Buna karşılık var olan sorunun daha da kötüleşmesi ve ciddi tehlike yaratabilmesi olasılığı ise yüzde 50’nin üzerinde olmaktadır. Bu sebeple riskli gebeliği olan bir anne adayının ehil ellerde, tam teşekküllü hastanelerde takip edilmesi ve doğumunun yaptırılması anne ile bebeğin yaşamı için çok önemlidir.
Gebeliğin riskli olmasına neden olan faktörler 4 farklı gruba ayrılmaktadır. Bunlar;
Gebeliğin başında risk oluşturan nedenler: 35 yaş üstü ya da 17 yaş altı gebelik, fazla kilolu ya da aşırı zayıf olmak, daha önceki gebeliklerin ölü doğum ve anomali ile sonlanması, daha önceki gebeliklerde erken doğum olması, gebelik zehirlenmesi, çok sayıda doğum ve sezaryen yapmış olmak, akraba evliliği gibi sebepler risk faktörleri arasında bulunmaktadır.
Gebelik öncesi annede bulunan hastalıklar: Gebelik öncesi annede var olan kronik hipertansiyon, diyabet, epilepsi, kalp hastalıkları, astım, tiroid hastalıkları, psikiyatrik hastalıklar ve kanama-pıhtılaşma bozuklukları gibi hastalıklar gebelikte ve doğum sonrası anne ile bebek için hayati risk taşımaktadır.
Gebelik takibi sırasında ortaya çıkan sorunlar: Sadece devam eden hamilelik sırasında ortaya çıkan problemlerdir. Çoğul gebelik, kanama, su gelmesi, erken doğum tehdidi, düşük tehlikesi, rahim ağzı kısalığı, gebelik zehirlenmesi (pre-eklampsi), gebelikte ilaç kullanımı, radyasyon maruziyeti, gebelik şekeri, bebeğin eşinin aşağı yerleşimli olması bunlardan bazıları olmaktadır.
Bebeğe bağlı gebelik sorunları: Fetusta görülen anomaliler, fetal tarama testlerinde risk saptanması, bebeğin suyunun az veya fazla olması, bebekte gelişme geriliği gibi durumlar riskli gebelik için etken faktörler arasında yer almaktadır.
Riskli gebelikleri tespit edebilmek için ilk olarak bebek sahibi olmak isteyen çiftlerin, hamilelik gerçekleşmeden önce genel sağlık kontrollerini yaptırmaları gerekmektedir. Daha önce tekrarlayan düşükleri olan anne adaylarının önceki düşüklerinin kaçıncı haftada gerçekleştiği ve nasıl olduğu gibi ayrıntılar uzmanlar tarafından değerlendirilmelidir. Bununla birlikte hamilelik öncesi ya da başlangıcında memede kitle olup olmadığına bakılmalı ve smear testi mutlaka yapılmalıdır.
Sorunsuz bir şekilde devam eden gebeliklerde de durum her an değişebilmektedir. Bunun için risk grubu içinde olsun olmasın her anne adayına periyodik 4-D ultrasonografik incelemeler ve bazı izlem tahlilleri yapılmalıdır. Bazı özel durumlarda ise anne karnından su alınıp incelenerek,gerektiği durumda anne karnındaki bebeğe cerrahi girişimler yapılabilmektedir.
Sorularınız İçin 0532 015 32 86 Numaralı Telefondan Whatsapp'tan Ulaşabilirsiniz